GüzellikSaç BakımıSorumluluk

Authentic Beauty Concept Marka Müdürü Müge Meydan bizimle!

Authentic Beauty Concept Marka Müdürü Müge Meydan ile harika bir otantik etkinlik için Hilton Dalaman Sarıgerme'de birlikteydik.

Authentic Beauty Concept Marka Müdürü Müge Meydan ile harika bir otantik etkinlik için Hilton Dalaman Sarıgerme’de birlikteydik.

Fırsat bu fırsat diyerek Müge Meydan ile sohbet ederek hem kendisini daha yakından tanıma fırsatı bulduk hem de Authentic Beauty Concept için bilgi aldık.

müge

Merhaba Müge Hanım, bize biraz kendinizden bahsedebilir misiniz?

Avusturya Lisesi mezunuyum. Alman ekolünden geliyorum. Bu da beni Henkel’e bağlayan en önemli konulardan biri diyebiliriz. Avusturya Lisesi’nden sonra Boğaziçi Üniversite’sinde Ekonomi okudum. Hamburg’da iki yıl Uluslararası İşletme yüksek lisansı yaptım. Sonrasında Türkiye’ye geldim. İlk işim Eczacıbaşı’nda satıştı. O zaman yapı marketlere bakıyordum. Pazarlamaya geçişim de aslında böyle sahadan oldu diyebiliriz. Ardından yine bir Alman markası olan Villeroy & Boch için çalıştım. Orada eğitim veriyordum, yeni bir markaydı. 2009 yılında ise Eczacıbaşı Schwarzkopf’a geçtim. O zamanlar Schwarzkopf ve Eczacıbaşı ortak bir girişimdi ve direkt olarak Henkel Almanya’ya bağlıydı. Burada üç buçuk yıl kadar marka yöneticiliği yaptım. Osis, BC Bonacure ve Form ürünleri bendeydi.

2012 senesinde bir girişim ile kendimi farklı alanlarda gerçekleştirmek istedim. İş hayatım bir start up olarak devam etti. Sektörle ilgili olarak Manicure.com isimli bir girişim kurdum ve bununla E-Tohum’da yarışmalara katılıp 3000 başvuru arasından 15.liğe kadar yükselip çok güzel bir iş yarattık.

Amacımız aslında çalışan kadınların problemini çözmekti. İş yerleriyle anlaşıp tamamen dijital platform üzerinden manikürist arkadaşlarımızı yönlendiriyorduk. Arkasından üç buçuk sene kadar bu işi devam ettirdim ve bu defa pazarlama dünyasının çok dijitalleştiğini fark edip Kanada’ya gittim ve burada İnteraktif Medya Yönetimi konusunda lisansüstü bir eğitim aldım. Döndükten sonra da yine Henkel’de, bu defa Teknik Ürünler Pazarlama Müdürü olarak göreve başladım. Üç buçuk senedir de burdayım. Aslında tekrar eve döndüm de diyebiliriz. Çünkü Henkel Beauty Professional gerçekten benim için ev gibi. Çok güzel bir çalışma ortamı var. Çok yoğun çalışıyoruz ancak aile gibi bir ortamımız var. Bunun için de çok mutluyum.

müge

Türkiye’de de kadın yönetici kadrosunun çoğunlukta olduğu ender firmalardan biri değil mi?

Şu an Akademi Müdürümüz değiştiğinden beri hepsi erkek değil ancak ağırlıklı olarak üst yönetim kadınlardan oluşuyor.

Daha önce erkek yöneticilerle de çalıştınız. Kadın ağırlıklı bir yönetim konusunda neler söylemek istersiniz?

Tabii ki pozitif ayrımcılık önemli ancak kadın ve erkek meselesinden çok beni burada asıl etkileyen konu vizyon. Hepimiz tamamen işe odaklıyız ve kuaförlerin işini nasıl geliştiririz prensibi ile hareket ediyoruz. Bu; ilham vermek, salon desteği, etkinlikler ve bir arada paylaştığımız tecrübeler olabilir. Fakat bulunduğumuz konum itibariyle kadınlarla çalışmak nasıl diye soracak olursanız; çok özenli, titiz ve detaycı çalıştığımızı söyleyebilirim.

Authentic Beauty Concept neler söyleyeceksiniz?

Authentic Beauty Concept, Henkel Beauty Care ailesi içinde yepyeni bir deneyimdi çünkü bir markanın ötesinde belli bir zihniyeti ve vizyonu temsil ediyor. Tüm dünyayı etkileyen bir akımın bir parçası. Tüketiciyi gözlemlediğinizde, yeni nesil tüketicinin ihtiyaçları doğrultusunda şekillenen bir hareket Otantik Güzellik Hareketi.

Yeni jenerasyonu gözlemlediğiniz zaman deneyimin öne çıktığını görüyorsunuz. Örneğin Air Bnb’ye bakalım, ne yapıyor? Arz ve talebi buluşturuyor. Ya da Türkiye’de Tik Tak ne yapıyor? Bir paylaşım ekonomisi kuruyor. Peki bu durum kuaförlerimizi nasıl etkiliyor? Kuaförlerimiz bu yeni taleplere, yeni neslin ihtiyaçlarına nasıl cevap verebileceğinin bir göstergesi aslında Authentic Beauty Concept. Bu hareketin temelinde bu var.

Authentic Beauty Concept; kuaför salonlarındaki deneyimi daha da zenginleştirmek, üretilen ürünlerin daha adil ticaret çerçevesinde ve içeriklerinin daha temiz olarak kurgulanmasına ve sürdürülebilirliğe önem veren, cinsiyetsiz, herkesi içine alan bir marka. Bu markanın bu zihniyet ile doğuşu hepimizi çok etkiledi. Pandemi ile birlikte bu konudaki farkındalık Türkiye’de de çok artmış durumda. Tüm bu durumların birbirini tetiklemesi ile bugüne geldik.

Şu anda Türkiye’de 75 özel salonda bulunuyoruz. Birlikte ilerlediğimiz salonların az, öz ve bizim vizyonumuzu, markamızın anlayışını anlayıp müşterilere anlatabilen ve müşterilerine bu anlamda hizmet verebilen bir salon topluluğu olmasına özen gösterdik. Her ürün lansmanında ya da her yaptığımız etkinlikte de ana odağımız deneyim. Müşterilerimizin de salonlarda o deneyimi hissetmesini istiyoruz.

Dalaman Sarıgerme’deki buluşma da sadece otantik kesim tekniklerinin değil, bununla beraber markanın farkındalık vizyonunu yoga gibi aktivitelerle de deneyimleyebildiğimiz ortamlar yaratmaya çalıştık.

Authentic Beauty Concept sadece bir saç ürünü olmanın ötesinde bir felsefeyi, bakış açısını yansıtıyor. 

müge

75 kuaför salonunda var olduğunuzu söylediniz. Bugüne baktığımızda bu 75 nokta aslında gösterilen ilginin bir yansıması. Hedefler anlamında ne durumdasınız?

Çok güzel bir noktadayız. İlk başladığımızda gerçekten bu felsefeye inanan 15-20 salonumuzla yola çıkmıştık. Authentic Beauty Concept’in iki özelliğini burada vurgulamak isterim. Birincisi vegan olması. Yani, hayvansal olarak nitelendirilebilecek herhangi bir katkı maddesi olmaması. Bugüne kadar kuaför sektöründe hem bakım ürünleri hem şekillendiriciler açısından yüzde 100 vegan olan ilk ve tek markayız. İkinci özelliği de hayvanlar üzerinde hiçbir testin yapılmıyor olması. Authentic Beauty Concept ürünleriyle salonlardan da çok güzel tepkiler aldık ve bu farkındalık gün geçtikçe daha da artıyor. Aslında yapmak istediğimiz şey, salonlara bir felsefeyi taşıyabilmek ve marjinal bir fayda yaratmak.

Hedef kitlemize gelince, “no-filter” akımına inanan, yani doğallığa, sadeliğe, rötuşlar yapmadan bir kadının özündeki güzelliği daha da vurgulayan  bir tüketiciden bahsediyoruz.

“Authentic Beauty” (Otantik Güzellik) çerçevesi etrafında buluşan kuaförlere biz “artisan” diyoruz, çünkü teşhis yaparken sadece elleriyle değil, gözüyle saçı değerlendirebilen o artisan yetenekleri konuşuyor oluyoruz. Otantik Güzellik, sadece kuaförlerin değil, makyaj sanatçıları ve fotoğrafçıları da içeren bir grubun bir araya gelerek oluşturdukları bir hareket. Bu hareketin bir de manifestosu var.  Bu hareket kapsamında, örneğin makyaj sanatçıları daha önce ağır fondötenler ve çeşitli ürünler kullanırken, şu anda sadece bir nemlendirici ile yapılan bir makyajdan söz ediyoruz ya da bir fotoğrafçı Authentic Beauty için fotoğraf çekerken bir kadının yüzünde bir ben ya da çiller varsa, onu kapatmaya çalışmak yerine, aksine onu daha da vurgulamaya çalışıyor. Aslında özeti mükemmel kusurlara sahip olmak… Bunun Müge Meydan olarak benim güzelliğe bakışımı ve güzellik kriterlerimi yerle bir ettiğini söyleyebilirim. Podyumlara bakıyorsunuz, cildiyle ilgili bir problem olan bir kadın meydan okuyarak podyumda yürüyor ve bu mankenler artık tercih edilir durumda. Bu bir anlayış değişimi aslında. Öte yanda da sürdürülebilirlik var. Kullanacağınız bir ürünün arkasında yazanları, içeriğinde olanları okumak. Buna kozmetik ya da içerik okur yazarlığı diyebiliriz. Ben kişisel olarak bu anlamda kendimi geliştirme ihtiyacı duydum. Önemsenen diğer bir konu da geri dönüştürülebilir ambalaj. Yani, satın aldığım şampuan geri dönüştürülebilir bir ambalaja mı sahip, ben satın aldıktan sonra bu şişeyi tekrar geri dönüşüme, döngüye katabiliyor muyum? Bütün bunlar kişisel olarak bende büyük bir farkındalık yarattı.

Peki, bu anlayışın kuaför salonlarına yansıması nasıl? Sadece bir ürün mü, yoksa o felsefe de dahil oluyor mu?

Biz bu anlayışı yaymak ve anlatmak için çok uğraşıyoruz. Z jenerasyonu dediğimiz grupta bu anlayış özellikle çok baskın. Genç, iş hayatına girmiş, para kazanıyor, ama bu parayı herhangi bir şeye değil, bir deneyime harcamak istiyor. Markanın bir amaca hizmet etmesi, onları tüketim yapmaya iten bir etken oluyor. Bunun ardında verilerle de kanıtlanmış bir pazarlama araştırması da var. Dolayısıyla o müşteri zaten salonlardan içeri giriyor ama siz bu ihtiyaçlara bugüne kadar süregelmiş anlayışla cevap veremezsiniz, bu mümkün değil. Bir değişim var, biz de bu değişimi yaptığımız eğitimler ve etkinliklerle, hatta salon içerisinde Authentic Beauty Concept manifestosunu yazarak ortaya koymaya çalışıyoruz.  Bir müşteri düşünelim, salondan içeri giriyor ve o işletmenin salonu kendisiyle özdeşleştiremediği, çok rötuşlu reklam yüzleriyle mi giydirdiği, yoksa veganlığı, doğallığı içeren mesajlar mı veriyor? Örneğin hayvanlar üzerinde test edilmeyen ürünlere mi yer veriyor? Bunlar çok farklı mesajlar. O müşteri salona girdiği zaman kendisiyle aynı zihniyette ve beklentilerine yanıt verebilecek bir işletme görmek istiyor. Biz salonlarımıza bunu anlatmaya çalışıyoruz. Biz salonlara da içeride bir salon içi farkındalık deneyimini nasıl yaşatabilecekleri ya da salonlarını daha sürdürülebilir hale nasıl getirebilecekleri konusunda eğitimler vererek bu felsefeyi desteklemeye çalışıyoruz.

müge

Bir sonraki program nedir?

Bir sonraki program saçın ötesine geçmek. Hem saçta hem ciltte uygulanabilen parfümlerle bunun ilk adımlarını attık. Önümüzdeki yıl bunun skalasını daha da genişletiyor olacağız. Yepyeni ürün lansmanlarımız olacak. Az önce söz ettiğim felsefe çerçevesinde Otantik Güzellik hareketini devam ettirecek projeler 2023’te daha da artarak devam edecek. Buradaki en önemli konu bizim için Otantik Güzellik hareketine dahil olan salonlarımızla o deneyimi mümkün olduğunca paylaşmak.

Artık, kişisel sorulara geçebiliriz. Kaç dil biliyorsunuz?

İngilizce ve Almanca…

En son hangi kitabı okudunuz?  

Murakami’nin İmkansızın Şarkısı adlı kitabını okuyordum. Ondan önce Koşmasaydım Yazamazdım’ı okumuştum. O da çok hoşuma gitmişti, çünkü ben de sporla çok ilgiliyim, çalışmadığım zamanlarda beni parklarda koşarken görebilirsiniz. Kürek ve koşu ile ilgileniyorum, hayatımın önemli bir parçası. O yüzden beni heyecanlandıran bir kitaptı. Bazen koşmasaydım, bu kadar çalışabilir miydim diye düşünüyorum.

En son izlediğiniz film ya da dizi?

Netflix’te Grace&Frankie dizisini çok seviyorum. 75 yaşlarında iki ayrı çift var. Bu çiftlerin kocalarının bir avukatlık bürosu var. Bu kadın birbirinden nefret etse de bir şekilde bir araya geliyorlar. Sonra bir gün yemekte toplanmışken, kocaları önemli bir açıklama yapacaklarını söylüyor. Kadınlar da “yaşasın, nihayet emekli olacaklarının müjdesini verecekler,” diye düşünürken, adamlar “Biz aslında gay bir çiftiz ve birbirimizi seviyoruz. Biz sizden ayrılmak istiyoruz,” diyorlar ve hikaye böyle başlıyor. Komedi ama bir yandan da ayakları çok yere basan bir hikaye.        

müge

Hangi takımı tutuyorsunuz?

Galatasaray

Burcunuz?

Boğa. Özelliklerini de taşırım. Yemek yemeyi çok severim, güzel olan her şeyin içinde olmak isterim.

Uğurlu sayınız?

3

En sevdiğiniz sanatçı?

Bansky. Bir grafitti sanatçısı… Onun mesajlarını ve duruşunu seviyorum. Hatta  evimizin salonunda da ona ait bir çalışma var. Maskeli bir direnişçinin molotof kokteyli yerine bir çiçek demetini fırlatmak üzere olduğu o meşhur çalışması.

En sevdiğiniz şarkı?

İlk aklıma gelen şarkı, enteresan bir şekilde Türk Sanat müziğinden. Dalgalandım da Duruldum’a bayılırım mesela. Çok severim. Onun dışında yeni nesilden Sefo’yu seviyorum. Isabel’i falan dinliyorum, oğlum da çok seviyor bunları.

Son olarak eklemek istediğiniz bir şey var mı?

Tüketiciyi, daha doğrusu ihtiyaçları iyi gözlemlemek gerekiyor, çünkü dünya evriliyor. Atacağımız adımları gelecek nesilleri de düşünerek, belli bir misyonla atmak gerekiyor. Bu konularda kendimizi, özellikle okur yazarlığımızı geliştirmek son derece önemli. 

Editör Yağmur Gündüz fotoğrafı

Editör Yağmur Gündüz

Yeditepe Üniversitesi'nde Radyo, Televizyon ve Sinema bölümünü bitirdi. Çeşitli haber sitelerinde haber editörlüğü yaptı. İlgi alanları arasında güzellik ve moda var. "Ben buna inanıyorum" dediği tüm içerikleri sizin için derliyor ve sizlerle paylaşıyor.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak.Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu